ÇARŞAMBA PAYLAŞIMLARIM 60. 29 KASIM
2023
M. Kemal Atatürk’ün 1931 yılında,
emperyalistlerin "Demokrasi Getirme Bahaneleri" İle İlgili Öngörüsü
Bugün dünyada yaşananlarla birebir
örtüşüyor. Buyurun!
"İnsanları
mutlu edeceğim diye onları birbirine boğazlatmak insanlık dışı ve son derece
acı veren bir sistemdir. İnsanları mutlu edecek tek yol, onları birbirine
yaklaştırarak, onlara birbirlerini sevdirerek, karşılıklı maddi manevi
ihtiyaçlarını karşılamaya yarayan eylem ve enerjidir. Dünya barışı içinde
insanlığın gerçek mutluluğu, ancak yüksek ideal yolcularının çoğalması ve
başarılı olmasıyla mümkün olur."
M. Kemal
Atatürk
Bugün Amerika'nın Ortadoğu ve Avrasya ülkelerine
"demokrasi getirmeye çalıştığı" iddialarına karşı en güzel itirafı
1957-1968 yılları arasında CIA da görev yapan Philip Agee yapmıştır.
"CIA'da bizim için demokrasinin beş paralık bir
değeri yoktur. Yani bir hükümet seçimle işbaşına gelmiş ve bizimle işbirliği
yapacaksa çok güzel. Ama bizimle işbirliği yapmayacaksa zaman bizim için demokrasinin
hiçbir anlamı yoktur. Ve bugün için de bir anlamı olduğunu sanmıyorum.
Demokrasinin halkın halk tarafından ve halk için yönetim biçimi olduğu ilkesine
gelince bence aptalca bir şey!.." *63
ABD 1945'te Japonya'ya işgalci güç olarak girdiğinde,
"Japonya'yı demokratik bir ülkeye dönüştürmek" gibi bir demeç ortaya
atmıştı. İnsanları mutlu edeceğim, onlara demokrasi getireceğim diye ABD bugün
Ortadoğu'nun çeşitli ülkelerine de girmekte ama tam bir asayişsizliğe neden
olarak adeta onları birbirine boğazlatmaktadır.
Dünyanın her yerinde cirit atan CIA ajanları,
uluslararası şebekeler, hükümetlere kurulan kumpaslar, darbeler... ABD'de neden
darbe olmaz biliyor musunuz?
Orada ABD Büyükelçiliği yoktur da ondan! *64
Atatürk Dünya barışı ve mutluluğunun demokrasi getirme
bahanesiyle yapılan askeri müdahalelerle değil, insanlık uğruna kendini adamış yüksek idealist
insanların çoğalması ve başarılı olmaları ile mümkün olacağını söylüyor. Yüksek
ideal yolcuları ise yazar aydın, sanatçı, devlet başkanı ve hatta asker kişiler
olabilir
Devlet adamları olabilir.
"Irak'a özgürlük, barış ve demokrasi
götüreceğiz" diyen Amerika Başkanlarına bugün en güzel cevabı
Basralı Ömer vermektedir:
Ben Basra'dan Ömer...
Belki haberin yoktur diye yazıyorum Franks;
Önce demokrasi yağdı göklerden, Sonra özgürlük geçti
üstümüzden palet palet...
Ve insan hakları namlularından Yüzü maskeli adamların
saniyede bilmem kaç bin adet
Demokrasi bizim eve de isabet etti,
Bir gün sonra anladım ayaklarımın koptuğunu... Babamın
vücudunda tam on sekiz adet insan hakları saymışlar
Annem zaten yoktu, ben doğarken ilaç yokluğundan ölmüş
Ambargo falan dediler ya anlamadım, çocuk aklı işte, Sen daha iyi bilirsin...
Sizde de barış böyle midir Franks?
İnsan hakları çocukları yetim ve ayaksız bırakır mı
orada da Ya demokrasi? Güpegündüz pazara düşer mi?
Ve zenginlik, insanları korkudan uykusuz bırakır mı?
Ve kuşlar gökyüzünü terk eder mi orada da?
Babamla söylediğim son dua dilimde,
Ayaklarım hastanede,
Ve giymeye kıyamadığım ayakkabılar elimde kaldı....
Çocuğun var nu Franks?
Al, çocuğuna götür onları, bir işe yarasın. Kim bilir
baktıkça, belki beni hatırlarsın.
Bu nasıl demokrasi Franks?
Düştüğü yeri yaktı.
"Merhamet" özgür dünyaya, bu kadar mı
Irak'tı?
Basralı Ömer
Kaynakça
Aydın Keleşoğlu, Atatürk’ün Öngörüleri Kitabı, sayfa 94-97 kısmen alıntı.
63) Yılmaz Dikbaş, "ABD'nin
Demokrasiye Karşı Savaşı, Berfin Bahar dergisi, Kasım 2008.
64) Vural Savaş, a.g.e., s.280.
Metin
Cansız
Ön Türk Tarihi Araştırmacı Yazar Sanatçı İnşaat Mühendisi
Yorumlar
Yorum Gönder